Kızıldeniz göçmen balıklarının su altındaki ‘hemşehri dayanışması’
Küresel iklim değişikliğiyle Kızıldeniz ve Pasifik Okyanusu’ndan gelen deniz canlıları, Akdeniz ve Ege’ye yerleşip yurt edindi. Doğu Akdeniz, özellikle Süveyş Kanalı aracılığıyla göçlerin en fazla yaşandığı yer oldu. 61 tür Antalya Körfezi’nde kayıt altına alınırken türlerin sayısının İsrail, Mısır ve Lübnan kıyılarında 100’ü geçtiği, İskenderun Körfezi’nde sayının 100’e yaklaştığı tespit edildi.
Turizm kenti Antalya’nın Konyaaltı Sahili’nde ise balon, aslan balıklarının yanı sıra denizkestanesi de oldukça sık görülür oldu. Yerli türlerin popülasyonuna zarar veren göçmen türlerin popülasyonunu kontrol altına almak adına Tarım ve Orman Bakanlığı çalışma yürütüyor. Hem göçmen türler, hem de Akdeniz’deki yerli türler üzerine çalışmalar yapan Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nden Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, sahil açıklarında yaptığı dalışta ilginç görüntülerle karşılaştı.
Pasifik Okyanusu’ndan göç eden türlerin bir araya gelip hem dış saldırılara karşı dayanışma içinde olduklarını hem de avlanma konusunda ortak hareket ettiklerini tespit eden Profesör Doktor Gökoğlu, denizkestaneleriyle göçmen balıkların dayanışmasını su altı kamerasıyla görüntüledi. Balıkların bir arada tesadüfen bulunmadıklarını ve bilinçli olarak tehditlere karşı savunma amaçlı bu davranışı sergilediklerini ifade eden Profesör Doktor Gökoğlu, şöyle konuştu:
“Bu balıklar artık Akdeniz’e yerleşti. Özellikle denizkestanesi burada uzun dikenleriyle koloni halinde yaşıyor. Deniz dibindeki yosunlardan beslenen bir tür. Aynı noktada Pasifik Okyanusu’ndan gelen balıklar da var. Kızıldeniz’den Akdeniz’e 600’ün üzerinde canlının geçiş yaptığı biliniyor. Bunların tamamı yabancı türler. Balıklar tehdit algıladığında hemen denizkestanelerinin arasına saklanarak dayanışma yapıyor. Hemşehri dayanışması veya Pasifik dayanışması diyebiliriz. Görebildiğim türler ise 3 tür kardinal balığı, naylon balığı, aslan balığı, 2 tür sokar."