Ömür boyu hapse çarptırılan anne katili için psikolojik rapor istendi

İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü'ne, geçen yıl 21 Temmuz sabahı gelen Berk Karan, annesi Seher Fak'ı pompalı tüfekle öldürdüğünü söyledi. Bunun üzerine Konyaaltı ilçesi Altınkum Mahallesi'nde bulunan 8 katlı apartmanın 4'üncü katındaki daireye giden polis ekipleri, Seher Fak'ın cansız bedenini buldu. 1 gün önce öldürüldüğü belirlenen Fak'ın cesedi, Antalya Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü. Gözaltına alınan Berk Karan ise sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

EVİ SATMASINI İSTEMİŞ

Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianame, Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İddianamede, Seher Fak'ın 19 yıl önce eşinden boşanarak Antalya'ya yerleştiği, Berk Karan'ın annesini ziyaret için olaydan 2 hafta önce İstanbul'dan geldiği belirtildi. Cinayetten 3-4 gün önce Berk Karan'ın, tartıştığı annesi Seher Fak'a evini satıp, kendisiyle İstanbul'a gelmesi yönünde baskı yaptığı kaydedildi. 

Annenin evini satmak istememesi üzerine Berk Karan'ın, 3 yıl kadar önce internet üzerinden satın aldığı pompalı av tüfeği ile Seher Fak'ı kahvaltı hazırlarken yakın mesafeden yüzüne doğru ateş edip öldürdüğü kaydedilen iddianamede, 'yakın akrabayı kasten öldürmek'ten ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırılması istendi. İddianamede Karan'ın ayrıca annesine ait kredi kartından 2 bin 150 TL çektiği belirtildi. Karan, yargılandığı Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'kasten öldürme' suçundan ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.

'OLAYIN ŞOKUNA GİRDİM VE KENDİMİ CEZAEVİNDE BULDUM'

Dosyanın istinafa taşınması üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4'üncü Ceza Dairesi'nde görülmeye başlanan davanın ilk duruşması yapıldı. Sanık Berk Karan, suçlamaları kabul etmediğini belirterek, “Olay tamamiyle kazayla gerçekleşmiştir. Bu nedenle adaletin tecelli etmesini istiyorum. Olay tarihinde şakalaşırken tüfeği anneme doğru hedef almamıştım, kazayla tetiğe elim gitti ve çıkan saçmalar anneme isabet etti. Ben de olayın şokuna girdim ve kendimi cezaevinde buldum. Tüfek odamda, yatağımın altında bulunuyordu. 2-3 yıl önce internetten satın aldım. Hakkımdaki cezanın kaldırılmasını istiyorum. Ben olay öncesi birkaç defa psikoloğa gittim. Bana depresyon tanısı konulmuştu ancak herhangi bir rahatsızlığım yoktu. Psikoloğa da en fazla senede bir defa gitmişimdir" dedi.

Sanık avukatı Damla Kaplan ise katılan tarafın, sanığın annesini para için öldürdüğünü iddia etmesine rağmen buna ilişkin hiçbir delil bulunmadığına dikkat çekerek, “Olay öncesi sanık ve katılan arasında öldürme suçunun işlenmesini gerektirir hiçbir husumet ve sıkıntının olmadığı taraf ve tanık beyanlarıyla açıktır. Müvekkilimin hiçbir şekilde öldürme kastı bulunmamaktadır. Müvekkil istemeden bir neticeye sebebiyet vermiş olması karşısında eylem taksirle öldürme olarak değerlendirilmelidir" diye konuştu.

Cumhuriyet savcısı da sanığın psikolojik sorunlarının olup olmadığının belirlenmesi amacıyla gözlem altına alınarak, rapor verilmesini istedi.

Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluğunun devamına ve 3 haftayı geçmeyecek şekilde gözlem altına alınmasına karar verdi. Berk Karan, 18 Ekim'de Adli Tıp Kurumu İstanbul Gözlem İhtisas Dairesi'nde gözlem altına alınacak. 3 haftanın sonunda Karan'ın psikolojik sorunlarının olup olmadığına dair rapor verilecek.